Madde - Işık Sergisi ve Suyun Gizli Mesajı



Borusan Müzik Evi'nde (İstiklal Caddesi - Taksim - İstanbul) 9.10.2010 tarihine kadar Madde - Işık Sergisi var. Kaçırmamanızı öneririm.

Sergi'nin web sitesinden hakkında minik bir bilgi:
Detay için: http://www.borusanmuzikevi.com

MADDE-IŞIK sergisi, medya sanatında sezgiye, fizikselliğe ve duyulara dayalı, insan vücudunu sanat deneyiminin merkezinde tutan yeni yönelimlere tanıklık ediyor ve elektronik akademizmi kenara itiyor. Yapıtların bazıları madde ve ışığın işbirliğine dayalı deneyimler sunarken, bazıları bu iki öge arasındaki sürtüşmeden doğuyor.Kiminde Madde Işık’a, kiminde Işık Madde’ye dönüşüyor.




Benim dikkatimi çeken yukarda yerleştirdiğim resim oldu. Serginin bu parçasında bir havuz, havuzun içine yerleştirilmiş (ya da altına) bir ses sistemi ve karşıdan duvara su üzerinden yansıtılan ışık. Sesin her değişiminde duvara yansıyan görüntü dalgaları da verilen müziğe göre değişiyordu.

Bu görüntü aklıma "Suyun Gizli Mesajı" kitabını getirdi. Bu kitaptan "What the bleep do we know" filminde de epeyce bahsedilmişti. Kısaca özetlersem Japon bir doktor (tıp doktoru değil...) suya çeşitli kelimeler söyledikten hemen sonra onları hızla donduruyor ve oluşan buzun kristal yapısını inceliyor.



Kitapta da açıkladığı sonuçlara göre "sevgi", "teşekkür", "şükür" gibi kelimelerden sonra su mükemmel bir kristal yapı oluştururken, "nefret", "aptal" vb gibi kelimelerden sonra da bozuk yapılar oluşturuyor.

İlk duyduğumda hiç mantıklı gelmemişti. Bana mantıklı gelmemesinin sebebi ise doğadaki her form mükemmel enerji düzeyinde yapılar oluşturmaya çalışır. Mesela kristaller en mükemmel enerji formudur (yani dengelidir) Su damlacıkları yerçekimsiz ortamda hemen daire formunu oluştururlar. Bunun nedeni enerji yapısını koruyabilmektir.Yani bu suyun kendi seçimine bağlı olmayan bir oluştur şeklinde düşünüyordum.

Gerçi şöyle bir durum da var, ışığın bir parçacık mı yoksa dalga mı olduğu tartışmasından sonra aslında her ikisi birden olduğu ortaya çıkması sonucu gibi bildiğimiz pek çok şeyin sadece kabuller olduğunu görmek insanın pencerelerini açmasına yetiyor diye de düşünüyorum artık. Yani su neden tepki vermesin, tıpkı bu havuzdaki müziğe göre tepki gibi...

Bununla beraber Masaru Emoto'nun kitap yazmasına rağmen sonuçlarını double - blind testlerle bilimsel olarak ispatlamaya yanaşmaması ve kodladığı suları Hado isimli bir şirket üzerinden sattığını duyunca hayal kırıklığı olmadı değil....

2 yorum:

Eylem Yalın dedi ki...

Burada okuyana kadar sergiden haberim yoktu Banu'cuğum.
Enteresan görünüyor.
Gideceğim.
İzlenimlerimi payalşırım sonrasında.
Ama şu kadarını söylemeden bitirmeyeyim notumu, senin ilk koyduğun fotoğrafta (havuz-ses) ben sanki br balık gördüm...Öyle algıladım.
Acaba nasıl bir müziğin hangi enstantanesinde çekilmşti fotoğraf?
bunu bilemeyeceğiz, sadece paylaşmak istedim...

Banu dedi ki...

:) Resimleri borusan'ın sitesinden aldım.

Müzikten daha çok ses diyebiliriz. Gidince dediğimi anlayacaksın ;)